Sivas'ta 2 Temmuz 1993 tarihinde Madımak Otelinin yakılması ve 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylara ilişkin dava, firari sanıklar Murat Sonkur, Eren Ceylan ve Murat Karataş'ın zaman aşımı gerekçesiyle yargılanamayacaklarına dair bir kararla sonuçlandı. Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, bu firari sanıkların dosyalarını ayırarak davanın zaman aşımı nedeniyle düşmesine hükmetti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu karara sosyal medya hesabından sert bir tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, "İnsanlık suçunun zaman aşımı olmaz. Bu karar adalet için Türk Milleti adına değil, tek bir kişinin isteği doğrultusunda verilmiştir. Buna karar denmez, olsa olsa suç ortaklığıdır" ifadelerini kullandı.
Sivas Katliamı davasının geçmişi şu şekildedir: Ana davada, Ankara 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde tutuklu yargılanan sanıklardan Murat Sonkur, "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçundan 3 yıl, Murat Karataş ve Eren Ceylan ise "Madımak Otelini yakarak 35 kişinin ölümüne neden olmak" ve "45 kişiyi yangın çıkartmak suretiyle öldürmeye kalkışmak" suçlarından 15'er yıl hapse mahkum edilmişti. Ancak, tahliye kararı veren mahkeme, haklarındaki hükmün Yargıtayca bozulmasının ardından tekrar görülen davada, bu sanıkların bulunamadıkları gerekçesiyle dosyayı ana dava dosyasından ayırmıştı.
Sivas Katliamı, Türkiye'nin hafızasında önemli bir yer tutan bir olaydır ve davanın zaman aşımı nedeniyle düşmesi toplumda büyük tepkilere neden olmuştur. Bu gelişme, adaletin sağlanmasına yönelik beklentilere ve kamuoyunun duyarlılığına odaklanan bir konu olarak gündemde yer almıştır.