Yazar ve şair kimliğiyle tanınan Cezaevi Müdürü Mehmet Aksu, 6-7 Mayıs Ay Vakti Dergisi Standında Dergi okurlarına, yolu bizimle kesişenlere yönü ve gönlü bizimle olanlara, birlikte özgün an yaşamak arzumdur şu anki birlikteliğimizden mutluyum dediği söyleşisinde,
"Şiiri Tadında Anlamak İçin" kazanılması gereken unsurları anlatarak, televizyonlarda veya muhtelif yerlerde albenili şiir dinletisi yapan şairleri ve şiir seslendiren sanatçıları uyararak, şiir severlerin de bilmeleri gereken kazanımları anlattı.
Şair Aksu, “Şiiri Tadında Anlamak için Gereklilikler” stand söyleşisinde her fırsatta önemine inandığı ve bu konuda değişik hedef kitlelerine konferanslarla da ulaşmaya çalışarak gündeminden düşürmediği konusunu Ay Vakti sıtandında söyleşi yaparak ve de standa uğrayanlara yazılı metin halini kağıt ortamında dağıtarak dillendirdi.
Söyleşi arsında Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Dergi ( Mektebi Üsküdar Dergisi) satndına da Ay Vakti Dergisini temsilen Yazarı olarak bütün dergilerin okuyucu katılımcılarına hitaben şiir okudu, sanatcı kimliği ile de saz çalıp türkü söyleyerek ayrı bir renk attı.
Ay Vakti Dergisi Standında, Aksu konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi: “Şiiri tadında anlamak için kazanılması gereken unsurları vardır. Bunları benimsemek, içselleştirmek tatbikiyle de şiire ayrılan zaman diliminin hakkı verilmelidir ki şiiri tadan da hazzı yaşayabilsin. Televizyonlarda veya muhtelif yerlerde albenili şiir dinletisi yapan şairleri ve şiir seslendiren sanatçıların dikkatlerini, şiir severlerin de bilmeleri gereken kazanımları kendimce anlatmamın gerekliliğinin telaşını yaşıyorum. Şiiri, şiirin sağlıklı bir birey olmadaki yerine ve kültür aktarımındaki önemine inandığım şiir yazmaya başladığım çocuk yaşlarımdaki yıllarımdan beri, bu benim saf telaşım. Bu, ülkemizin geleceğine sevdalanmanın vermiş olduğu ruhumun siren ses dalgalarıdır. İnşallah anlaşılmama katkı sağlayan dost gönüllerle birlikte yürürüz, şiir duruşuyla, yarınlara” dedi.
Şiiri tadında anlamak için model olunmasına büyük katkısı olacağına inandığı gereklilikler olduğunu belirten Şair Aksu, bu gereklilikleri şöyle sıraladı: “Şairin öz geçmişini bilmek, yazmış olduğu diğer şiirleri önceden okumuş olmak ve şairin şiir anlayışı hakkında bilgi sahibi olmak aynı zamanda şaire ve şiirine olumlu bakış açısına sahip olmak.”
Şiiri, şairinden anlaşır bir üslupla ana dilinden dinlemenin önemine değinen Aksu, söyleşisinde özellikle son günlerde şiir ve şairden çok fon müzikleri sahne ışıkları ile birlikte albenili dekorların daha ön plana geçtiğini belirterek bu durumun şiirin duygusu ve şairin mimiklerinin dinleyiciye aktarılmasında büyük bir engel teşkil ettiğinin altını çizdi.
Mehmet Aksu, “Şiir dinletilerinde fon müziği, loş ışıklar sahne dekorunun albenili olması şiirin vermek istediğinden uzaklaştırarak dikkatleri şiir dinletisi yapılması için oluşturulan diğer etkenlere kaydırmaktadır. Müzik ritmine kapılan dinleyici, loş ışıklardan şiiri okuyanın ruhsal durumunun yansıdığı duygu durumunu görememekte, albenili dekor görselliği de dinleyicide farklı çağrışımlar oluşturarak şiirle anlatılmak istenilenle de bütünleşmesine engel oluşturmaktadır. Şiiri müzikle bütünleştiren müziğin güftesi olan yazılmış şiirleri, tınılarını müzikle daha da güçlendirmek üzere türkü oluşumunu bunlardan ayrı tutmak gerekir. "Türküler yaşanılan kaderdir. Türküsü olmayanlardan millet, ülküsü olmayanlardan ataya itaat olmaz” ifadelerini kullandı.
“İLETİŞİMİN EN ETKİLİSİ YÜZ YÜZE OLANIDIR”
“İletişimin en etkilisi yüz yüze olanıdır” diyen Mehmet Aksu, Burada yüz yüze olmasındaki maksat kelimelerin, ses tonunun sese yapılan vurgu ve sesin kullanımındaki hızın, jest ve mimiklerin bütün uzuvların hissetmesi içindir. İşitsel ve duyusal alıntının güçlü olduğunca diğer uzuvlarla da bedeni etkisi altına alacaktır ve şiirin dinleyicide bıraktığı etkisi verilmek istenilen bütüne yaklaştıracaktır. Radyo programlarındaki şiir dinletilerinin dinleyenlerdeki etki gücü en profesyonel şiir okuyucusunun okuması durumunda yüzde 40 tır. Çünkü yüzde atmışı oluşturan jest mimikler radyo programında görülmemektedir. Bu yöntem şiir dinleyenleri çok da memnun etmediğinden görselliğin ayrıcalığı aranır olmaktadır” dedi.
Mehmet Aksu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şiir okuyanlar çok iyi niyetli bir şekilde şiir okumak için kendilerince en iyi ortamı oluşturduklarını sanıyorlar ise de ağacın kabuğunu görmek meyvesini anlamak için kafi değildir. Ağacın zillerini anlatmak farklı, meyvesini anlatmak farklı, meyvenin oluşumunu anlatmak, anlaşılmak farklıdır. Bu nedenlerle ben şiirin fon müziği eşliğinde, albenili dekor, loş ışıklar altında okunmasına karşıyım. Yapmış olduğum şiir dinletilerimde de bu düşüncemi paylaşmaktayım. Bu düşüncemde tarafıma şiir severlerinden yansımalar, seslenişimin ulaşabildiğim halkada kabul görmesi sesimin daha da güçlü çıkmasına güç katmaktadır.”
Editör: TE Bilişim